Trombositopeni ve Kanama
Trombositler, vücudumuzda beyaz kan hücreleri (lökosit) ve kırmızı kan hücreleri (eritrosit) ile birlikte kemik iliği adını verdiğimiz, bazı kemiklerin içerisinde bulunan bölümler de üretilir. Bazı kemoterapi ilaçları kemik iliğine etki ederek bu hücrelerin yapımını engeller ve sayılarının azalmasına neden olabilir. Bu duruma kemik iliği baskılanması adı verilir.
Trombositler, normal sınırlarda milimetre de 150.000 ile 450.000 arasındadır. Trombosit sayısının azalmasına trombositopeni denir. Trombositopeni kanser ve kanser tedavilerine bağlı sık görülen bir yan etkidir. Trombositlerin, kandaki ölçümü, tam kan sayımı (TKS, CBC (complete blood count), hemogram) ile yapılarak trombositopeni tanısı konabilir.
Trombositler, kanama sırasında pıhtılaşma oluşturarak kanamayı engeller. Trombositlerin az olması durumunda vücudumuzun kan pıhtısı oluşturma yeteneği olmayacak ve bu nedenle kanama kontrol altına alınamayacaktır. Bu durum herhangi bir yere çarpmadan ya da biri vurmadan da oluşabilecek morarma, ağız veya burundan kan gelmesi ya da nokta şeklinde küçük kırmızı döküntülere (peteşi) neden olabilir.
Trombositopeni bir bulgudur ve trombositopeniye neden olabilecek pek çok hastalık vardır. Bu yazıda kemoterapiye bağlı trombositopeniden bahsedilecektir. Yine trombositopeni oluşumunu ve şiddetini artıracak çeşitli risk faktörleri vardır. Bunlardan bazıları; kemik iliğinin daha fazla bulunduğu kemiklere (pelvik, sternum) radyoterapi uygulanması ya/ya da hematolojik toksisite riski yüksek ilaçların kullanılması; hastalığın kemik iliğine infiltre olması nedeniyle kemik iliğinin görevini yerine getirememesi; trombosit işlev bozuklukları, trombositopenin başlamasına ya da şiddetinin artmasına neden olabilecek diğer hastalıkların beraberinde bulunması, tedavide kullanılan kemoterapi ajanı ve protokolü sayılabilir.
Tablo-1 ABD. Ulusal Kanser Enstitüsünün Ortak Toksisite Kriterlerine Göre Trombositopeni Derecesi (Versiyon 3.0, Yayın günü: 09/Ağustos/2006 )
Grade | Trombosit sayısı |
Grade 1 (hafif) | Normal değerin alt sınırı-75.000 / mm³ |
Grade 2 (orta) | 50.000-75.000/mm³ |
Grade 3 (ciddi) | 25.000-50.000/mm³ |
Grade 4 (yaşamı tehdit eden) | ˂25.000/mm³ |
Grade 5 | Ölüm |
Trombosit sayısının düşüşüne bağlı olarak doktorunuz ilaç tedavisi veya trombosit transfüzyonu önerebilir. Trombosit sayısının azlığına göre kemoterapinin doktorunuz tarafından dozu azaltılabilir ya da ertelenebilir.
Trombositopeniniz Varsa Yapılacaklar;
Yumuşak diş fırçası ile dişlerinizi fırçalayınız.
* Dişlerinizi fırçalamadan önce diş fırçanızı ılık su ile yumuşatınız,
* Burnunuzu nazik bir şekilde siliniz,
* Makas, bıçak veya diğer keskin nesneler kullanırken dikkatli
* Jilet yerine elektrikli traş makinası kullanınız,
* Herhangi bir yeriniz kesildiğinde kanama durana kadar temiz bir bez yardımıyla basınç uygulayınız, kanayan alana yaklaşık 20 dakika kadar buz uygulaması yapınız,
* Diş ipi veya kürdan kullanmayınız,
* Vücudunuza zarar verecek, gerilme ve yaralanmalara yol açabilecek spor ya da diğer aktiviteleri yapmayınız,
* Tampon, fitil, lavman ya da makattan ateş ölçen termometreler kullanmayınız,
* Yakası, bel ya da bilek kısmı sıkı kıyafetler giymeyiniz,
* Kabızlığınız varsa doktorunuza başvurunuz (size dışkı yumaşıtıcı veya liften zengin diyet önerebilir),
* Herhangi bir nedenle ağrı kesici kullanmanız gerektiğinde doktorunuza başvurunuz (Özellikle aspirin, aspirin içeren ilaçlardan kaçınmak gerekir),
* Dolgu, diş çekimi, diş taşı temizliği gibi işlemlerde aşırı kanama olabilir, mutlaka doktorunuza danışınız.
Aşağıdaki Belirtiler Varsa Doktor Ya da Hemşirenizi Arayınız;
* Morluk olması (Özellikle vücudumuzu bir yere çarpmadan oluşan),
* Cildinizde küçük, kırmızı, noktasal lekeler olması durumunda (peteşi),
* Kanama olduğunda normalden uzun sürüyorsa,
* Diş etleriniz ya da burun kanamanız varsa,
* Adet zamanınız da kanamanızın çok daha fazla olması ya da uzun sürmesi,
* Adet döneminiz değilken rahminizden kan gelmesi,
* Kırmızı ya da pembe renkte idrar yapıyorsanız,
* Siyah ya da kanlı dışkılamanız varsa,
* Çok kötü baş ağrınızın olması
* Çok uykulu ya da sersemlik hissetmek,
* Görmenizde değişiklik olması
* Kol ya da bacaklarda ılıklık ve ya sıcaklık hissi olması.
Buradaki metin genel bir bilgilendirme olup, hastalıklar değişkenlik gösterebileceğinden kişisel değerlendirme için uzmanınızla görüşününüz.